29 Nisan 2010 Perşembe

Ozan Kıymaç - Moda Fotoğrafçısı






Madem artık moda fotoğrafçılarıyla da ilgileniyoruz, işte bir isim: Ozan Kıymaç! PPR İstanbul'un bünyesindeki bir fotoğrafçı kendisi. Birçok moda dergisi için fotoğraf çekimleri yapıyor. Seçtiğim birkaç resmi paylaşıyorum.

ÖNEMLİ: Sağ altta artık küçük bir MODA FOTOĞRAFÇILIĞI köşesi var. Bu haftaki konuğu da Bennu Gerede.

Moda Fotoğrafçılığı!

Moda algımız aslında büyük ölçüde onun bize nasıl sunulduğuyla ilgili. Giyinmeyi başlı başına bir sektör haline getiren de bu; yani giysilerin bize sunuluş biçimi. Markalar artık yalnızca giysi değil; bir ideali de satıyorlar. Zaten bu yüzden insanlar kumaş parçalarına servet ödemeyi göze alabiliyor. Çünkü satın aldıkları o tasarım ürün, onların kendilerini tanımlama süreçlerinin bir parçası. Karakterin bir uzantısı, daha çok da nasıl biri olmak istediklerinin...

Madem moda bu kadar algıyla oynuyor; demek ki giysiler ile giysiyi satın alanlar arasında bir aracı daha olmalı. İşte onlar da fotoğrafçılar! Çünkü onlar bize bir hayali satıyorlar. Gece elbiselerinin bir konsepte oturtup, bizi o elbiseyi o hayatla beraber satın alıyormuşuz yanılsamasına düşürüyorlar. Çekici erkeklerin arzuladığı kadın olma fikri belki de bu kadar çekici kılıyor parfüm reklamlarını. Madem ki fotoğrafçılar bu denli etki sahibi üzerimizde, onları modadan ayrı düşünmek bile çok zor. Ben de bu yüzden blogumda Türk moda fotoğrafçılarına da yer vermeye karar verdim ara.

Bir başka boyutu daha var moda fotoğrafçılığının. O da ortaya çıkan fotoğrafların kesin birer ilham kaynağı olması. Bu da bu blogun kuruluş amacına bire bir denk düşüyor. Madem ki estetik algısı bakarak gelişiyor; o zaman her yeni fotoğrafa baktığımızda ve onda bize hitap eden bir şey bulduğumuzda bizde uyanan ilgi, beğeni, tepki, ne derseniz deyin, değerli demektir. Çünkü onlar bizi daha derin ve işlenmiş bir beğeni duygusana sevketmede birer kilometre taşıdır.

Karga

28 Nisan 2010 Çarşamba

Damla Küpeler - Pınar Sondal




Damla küpeler, Angelina Jolie onları 2009 Oscar ödül töreninde taktığından beri her kadının arzusu haline geldi. Siyah elbisesinin üstünde parlayan zümrüt küpeler zaten muhteşem bir kadın olan Angelina Jolie'yi daha da parlatmıştı sanki. Ben de Pınar Sondal'ın damla küpelerine rastladım Designist'te.

Simay Bülbül








Simay Bülbül, birçok moda otoritesinin umut verici genç yetenek olarak tanımladığı bir isim. Türkiye moda çevrelerinde de emin adımlarla ilerliyor. Özellikle deriyi sık sık kullanıyor. Diğer kumaşlarla da oynamayı seviyor. Hatta bazen kumaş tasarımın önüne geçiyor. Henüz tasarımlarını görür görmek tanımak zor. Şu an her şeyi denemek istiyor gibi bir hali var. Gece elbisesi de yapayım istiyor, salaş pantalon da. Ben tarzını sokak modasında daha çok ortaya koyabileceği kanısındayım.
*Simay Bülbül'ün en üstteki tasarımı Blender'da satışta.

27 Nisan 2010 Salı

İsmail Cem Televizyon Ödülleri, Kırmızı Halı - Beren Saat ve Nur Aysan


Gelelim kırmızı halının en merak edilen isimlerine. Enteresan şekilde, basın Beren Saat'in ve Nur Aysan'ın fotoğraflarını yayınlamayı reddediyor. O yüzden televizyon görüntüleriyle idare etmek gerek. Haliyle ikisini bir arada ele almak kaçınılmaz oluyor. Her ikisinin giysisi de Özgür Masur imzalı. Dediğim gibi tüm davetli listesi Özgür Masur'un elinden çıkmış gibi. Beren Saat ve Nur Aysan oldukça benzer bir stil benimsemişler ödül töreni için. Özgür Masur'un meşhur yakaları çok çarpıcı ve şık duruyor. Elbiseler yaşlarına son derece uygun. Elbiselerindeki detayları her ikisi de saçlarını dalgalı kullanarak desteklemiş. Arkaya doğru toplayarak da güzelliklerini vurgulamışlar. Her ikisi de muhteşem!

İsmail Cem Televizyon Ödülleri, Kırmızı Halı - Sedef Avcı



İsmail Cem Televizyon Ödülleri'nde kim ne giymiş, bakmaya devam edelim. Ezel dizisinin yıldızlarından Sedef Avcı, bu mavi tuvaletle geçti kırmızı halıdan. Bu da artık şaşırtıcı değil belki ama; Özgür Masur'a ait bir tasarım. Özgür Masur, İsmail Cem Televizyon Ödülleri'ni domine etmiş vaziyette. Diğer isimlerin elbiselerinde de onun imzası var.
Elbise bire bir bu değil. Muhtemelen Sedef Avcı'ya özel dikilmiş çünkü. Ama Özgür Masur'un tarzının belirginliğini vurgulamak için, iki elbisenin benzerliğine dikkat etmek lazım.
Elbise şık. Zaten uzun olan Sedef Avcı'yı daha da uzun göstermiş. Toplu saç doğru tercih özellikle; çünkü elbisenin yakası çok gösterişli. Açık bir saç hem elbisenin özelliğini gölgeler, hem de gereksiz bir kalabalık yaratırdı.

26 Nisan 2010 Pazartesi

İsmail Cem Televizyon Ödülleri, Kırmızı Halı - Cansu Dere


Dünden beri Cansu Dere'nin İsmail Cem Televizyon Ödülleri'nde giydiği bu uzun siyah elbisenin tasarımcısını arıyorum; ama bir türlü bulamadım. Sanırım Türk bir tasarımcı değil. Cansu Dere yabancı tasarımcıları da sık sık tercih ediyor zaten. Ama her türlü, manken olmanın avantajını da kullanarak, oldukça iyi taşımış giysiyi. Özellikle kırmızı ruju cuk oturmuş bu kiyafete. Aksesuar kullanımı da başarılı. Siyah çantası uyumlu. Takı olarak sadece küpe tercih etmesi doğru bir tercih; böylelikle sadeliği koruyup kendi güzelliğini vurgulamayı uygun bulmuş.  

EDIT: Cansu Dere'nin bu elbisesi Beymen'e ait bir tasarımmış.

25 Nisan 2010 Pazar

İsmail Cem Televizyon Ödülleri, Kırmızı Halı - Rojda Demirer

oja

Türkiye'nin Emmy'si İsmail Cem Televizyon Ödülleri dün gece sahiplerini buldu. Böyle bir ödül töreninin yapılması başlı başına bir gurur kaynağı dizi sektörü için. Bir de işin en eğlenceli yani olan giyim kuşam için de eşi benzeri zor bulunur bir fırsat. Birbirinden muhteşem kıyafetler gördüm kırmızı halıda. Yavaş yavaş elbiseleri ve tasarımcılarını paylaşacağım. İlki bu olsun. Rojda Demirer'in giydiği bu elbise Özgür Masur tasarımı. Elbiseyi ilk gördüğüm zaman da çok beğendiğim için, törende görür görmez tanıdım.

24 Nisan 2010 Cumartesi

Bilge Köprülü'nün Ayakkabıları!


Bilge Köprülü, ayakkabı tasarlıyor sadece. Bu sezonki koleksiyondan birkaç ilginç parçayı paylaşayım dedim. Resimlerden de anlaşıldığı gibi Oxford ayakkabı modası Bilge Köprülü'yü de etkisi altına almımş vaziyette. 5. resim bu trendi ne denli iyi uyguladığının da bir göstergesi. Özellikle bu sezon ilk resimdeki bağcıklı topuklu ayakkabılar çok gözde. Topuklu ayakkbı giymek için özel bir günün gelmesini beklemeyenler için ideal bir stil bu. 2. resimdeki ayakkabı tam rock chic havasını yansıtmış. 4. resimdeki babete gelince, bence koleksiyonun en sevimli ve çocuksu parçası o.
Bilge Köprülü'nün ayakkabılarına daima bir göz atmakta yarar var.

Zeckie, Sonbahar/Kış 2010 Takıları


Zeckie markası, Zekiye Koçaslan'ın tasarladığı takılardan oluşturduğu markasının adı. Aslında oldukça geniş bir müşteri kitlesine hitap ediyor. Türmalin taşları kullandığı parçalar daha genç kitleyi çekerken, daha pahalı zümrüt, pırlanta gibi taşlardan oluşan tasarımlar daha üst düzey bir grup için oluşturulmuş.
Zeckie'de ilgimi çeken şey, butik anlayışıyla mainstream takıcılıktan uzaklaşması ve ve daha tasarım parçalar yaratıyor olması. Takılar, her yerde görmeye alışkın olduğuklarımıza pek benzemiyor, kendine özgü oluşu dikkat çekiyor. Yukarıda paylaştığım küpeler, yüzük ve broşlar bunu kanıtlar nitelikte.

22 Nisan 2010 Perşembe

3'te 3, Topuklu Ayakkabılar!




3 Türk tasarımcının ayakkabılarını paylaşıyorum. Bir çok taze tasarımcı, öncelikle giysi tasarlıyor, ancak markasını yerleştirdiğine inandıktan sonra ayakkabı alanına da el atıyor. Bence doğru taktik. İşte ayakkabı alanında da söz sahibi olmayı hedefleyen tasarımcıların ayakkabıları da bunlar.
İşte kadınlar için tam bir arzu nesnesi olan topuklu ayakkabıların tasarımcılar:
1) Arzu Kaprol
2) Erdem Moralıoğlu
3) Hüseyin Çağlayan

Etcetura, 2010 İlkbahar / Yaz Koleksiyonu


Bence bu elbise, kararında tüy ve tül kullanımının en iyi örneklerinden bir tanesi. Yaka kesimi çok başarılı. Birçok tasarımcının düştüğü fazla yüksek yakalı tek omuzlu elbise tuzağına düşmemiş.


Tül taytları Zeynep Erdoğan'da da görmüştük. Bu ondan biraz daha ince ve tek renk. Ceket kesimi başarılı. Bana biraz Hüseyin Çağlayan'ın beyaz ceketlerini hatırlattı.


Koleksiyonun en yaratıcı parçalarından bir tanesi bu bence. Göğüs kısmı ve etekteki detay göze hitap ediyor.


İşte koleksiyonun en tanıdık parçası. Sebebi de, bu elbisenin yakasız halini yine Aşk-ı Memnu'da Bihter'in üzerinde görmüş olmamız.


Göğüs kısmını ve kolların ve eteğin altının bütünlüğünü sevdim.


Beyaz alt ve desenli mavi üst sıkça kullanılmış koleksiyonda.
Bir de mankenler alışılmışın dışında kaslılar!

Etcetura, ya da Ezra+Tuba, Ezra ve Tuba Çetin kardeşlerin birlikte kurdukları markalarının adı. Eminim isimlerini sağdan soldan duymuşsunuzdur; ama cisimleriyle karşılaşmak bir türlü nasip olmamıştı. Bence tasarımlarını yakından tanımanın vakti gelmişti. Koleksiyonun genelini oldukça parlak buldum ben. İşte Etcetura'nın 2010 İlkbahar / Yaz koleksiyonuna ait birkaç parça. Elbiselerden bazıları ister istemez çok tanıdık geliyor göze.

Keira Knightley, Erdem Giyiyor!


Erdem'in dünya çapındaki yeri artık tescilli; ama her Hollywood yıldızının onun tasarımını giydiğini öğrenince yeni baştan seviniyorum. Keira Knightley, Lawrance Olivier Awards'da Erdem'in Sonbahar/Kış 2010 koleksiyonuna ait bu uzun elbiseyi giymiş. Keira Knightley'nin bu aşırı zayıf hali beni korkutuyor. Normalde podyumda gördüğünüz bir elbiseyi mesleği mankenlik olmayan birinin üzerinde gördüğünüzde, elbiseyi ne kadar kendine yakıştırdığını, elbisenin mankenlerin askılık gibi durduğu halinden uzaklaştığını düşünürsünüz. Ama Keira Knigtley için sonuç hiç de öyle olmamış. Resmen manken daha benimseyerek giymiş elbiseyi.

Erdem'in tasarımları V2K Designers Mağazalarında!


Türk moda dünyasının bu hep dinamik hali bir yandan takip edenler için yorucu, ama bir yandan da adım adım ilerlemenin göstergesi. Bir şeyler olmuş yine, önce onlara bir bakalım. Birinci haber, blogu bir süredir meşgul eden Erdem'le ilgili. Erdem'in İlkbahar/Yaz 2010 tasarımları, V2K Designers mağazasında satışa sunulmuş. Moda Türkiye, şöyle de bir yorum yapmış Erdem'in bu koleksiyonu için:
"İlkbahar/Yaz 2010 koleksiyonu ile bir kez daha çiçek tarlalarını podyuma taşıyan Erdem, bu defa o çok sevdiği suluboya tabloları andıran çiçek motiflerini üç boyutlu olarak da karşımıza çıkartıyor."
Bir de, Erdem Moralıoğlu'nun koleksiyonu hazırlamadan önce kafasında olan şey Japonya ve kimonolarmış. Ama bence bununla sınırlı kalmak bir yana, çok ötesine geçmiş bunun. Erdem'in suluboya tablosu gibi giysiler yaratma fikri çok hoşuma gitti. 

Erdem'a ait yeni koleksiyona göz atmak isteyenler buradan buyursunlar: 

19 Nisan 2010 Pazartesi

Ashley Olsen, Erdem giyiyor!

Ashley Olsen, Erden'im tasarladığı bu mavi elbiseyle Golden Globes, Altın Küre Ödül Töreni'ne katılmış! Elbise 2010 Sonbahar / Kış koleksiyonuna ait.

Misela 2010 İlkbahar / Yaz Koleksiyonu

Lara at Gold
Karla at Gramercy
Serra at Oak
Serra at Mercer

Misela,  Serra Türker'in yarattığı yalnızca çanta tasarlayan bir marka. 2010 İlkbahar / Yaz koleksiyonuna ait parçalar bunlar. Koleksiyonda en çok hoşuma giden şey, çok az sayıda üretmiş olması ve her tasarıma tek tek isim koyması. Yurtdışında çok büyük markaların yaptıkları bir şey bu. O kadar ki, zamanla tasarımların isimleri bazen kendi başlarına büyük bir üne kavuşup, ana markayı gölgede bile bırakabiliyorlar. Hermes'in çantaları buna en iyi örnek sanırım.

Misela'nın koleksiyonundan 4 parçayı paylaşıyorum. Bence bunlar en parlak olanlar nitekim. 2. ve 4. çanta özellikle başarılı. Koleksiyonda sadece siyah, beyaz ve altın rengini kullanmayı tercih etmiş Türker. Ortaya da bunlar çıkmış.

Serra Türker çantaları içinse şöyle demiş Vogue Türkiye'ye:
* Misela'nın karakterini oluşturan vazgeçemediğim çizgiler, değişik metal aksesuarlar ve logosu.

Not: Bolca çanta trendi paylaştığımın farkındayım, ama çanta çok önemli bir aksesuar cidden. Ama yakında başka aksesuarlara da eğilmeyi planlıyorum.